4 Nisan 2015 Cumartesi

Akatça kalbu, Fenike dilinde klb, İbranice keleb, Aramice/Süryanice kəleb/kalbā


Bir kadın meçhule tırmanıyordu. Sisyphos'a benziyordu uzaktan. 
Bir kadın meçhule tırmanıyordu topraktan. 
Arkası uçurum, yanları duvar. Kaç sabah güneşle selamlaştılar, 
kaç akşam yıldızlar feneri oldu bilmiyor.

Ve kadın tırmanıyordu. 
Musa'nın gözünü kamaştıran nur, kavurdu gözbebeklerini.

Kadın haykırdı: Nemesis, Nemesis! Yıldırımlar gibi uluçınarlara musallat tanrıça... 
Ben ne Olemp'in sırlarını paylaşan bir yarı tanrıydım, ne de erguvanlar içinde doğan bir prenses. Ama madem ki parmakların bana kadar uzandı. Madem ki beni hışmına layık gördün.

Seni utandırmayacağım. 
Ya ölüm boğacak şarkılarımı, ya elimden aldığın dünyadan daha muhteşemini yaratacağım.

Ve meçhule tırmanan kadın kelime oldu.